Delhi, yol ayrımlarının şehridir. Kendisinin bile Yeni Delhi-Eski Delhi olarak ayrıldığı bu şehirde; zenginlik ile fakirliği, renk cümbüşü ile griyi, modernliği ve gelenekselliği aynı anda görebilirsin. Bu ikilemelerden hangilerini görürsen gör, hepsinden ayrı tatlar alacağın kesin. Delhi seyahatinde önemli özellikleri kaçırmaman için kısa bir liste hazırladık. Bu listedekileri okuduktan sonra kendini Delhi ucuz uçak biletlerine göz atarken yakalarsan, çılgın olduğunu düşünme. Çılgın değilsin, çok haklısın ve bizce bu seyahate hazırsın!
Gandi’yi Tam Yerinde Tanımak
Dünya siyasetine çok şey kazandırmış, felsefeleriyle sosyal hayatımıza etki etmiş Gandi; sadece Hindistan için değil, hepimiz için önemli. İsminin geçtiği yerde bile saygı duyduğumuz bu lider, Delhi için ayrı bir anlam teşkil ediyor. Son günlerini burada yaşayan ve yine burada suikasta uğrayıp hayata gözlerini yuman Gandi, şimdi barış ateşi hiç sönmeyen anıt ve muhteşem bir müze ile anılıyor. Gandi’nin yakıldığı bölümde yaptırılan anıtın üzerinde bulunan ateş, barışı sembolize ediyor ve bu ateş hiç sönmüyor. Anıtın çevresi her zaman çok kalabalık ve buraya ayakkabı ile girmek büyük saygısızlık. Gandi Müzesi ise liderin son günlerini yaşadığı ve suikasta uğradığı yer. Liderle ilgili tüm ayrıntıları, eşyaları, galerileri burada görebilirsin. “Sevginin olduğu yerde hayat vardır” cümlesini kuran ve bunu dünyaya kabul ettirmeye çalışan Gandi’nin ne anlatmak istediğini burada anlayacaksın. Üstelik son adımlarını attığı yerlerde, liderin ayak izlerini bile belirginleştiren Delhi halkının vefasına ve duyarlılığına da şahit olacaksın.
Mimari Yapılarda Çıtanı Yükseltecek Tapınakları Görmek
Delhi gerçekten çok inançlı bir şehir. Dini inançlar, şehrin sosyal yaşamına, insanlarına ve mimari yapılarına sinmiş. Bu özelliği Delhi’ye özel bir şeyler kazandırmış. Mesela sana; “Delhi iyi ki inançlı bir şehir ve iyi ki dünyada böyle yapılar var” cümlesini kurduracak o tapınaklar. Mimari harikalar olarak birbiriyle yarışan bu tapınakların en ünlüsü, yapımına 5 yıl harcanan Swaminarayan Akshardham. İlk bakışta Vatikan’da olduğunu hissettiren bu harika yapının fotoğraflarını maalesef çekemeyeceksin. Çünkü içeriye telefon da dâhil hiçbir teknolojik alet girmiyor. Harika bir bahçeye sahip olan bu yapı, dünyada yaşayan herkesi büyüleyecek güzellikte. Bir başka tapınak ise ilahilerin hiç susmadığı, Hindistan’ı en iyi özetleyen altın kubbeli Gurudwara Bangla Sahib. Lotus çiçeği ile ilham alınıp yapılan Lotus Temple ise bir başka hayran olunası seçenek.
Hindistan’ın En Güzel Camisi Jama Masjid’e Ziyaret
Hazır konu dinlerden açılmışken, Hindistan’ın en güzel ve en büyük camisinden bahsedelim. Taç Mahal’den de tanıyacağın Babür İmparatoru Şah Cihan’ın yaptırdığı bu mükemmel cami, ülkede yaşayan Müslümanların göz bebeği. İnancı ne olursa olsun işçiliği ve tasarımıyla herkesi etkileyecek bu yapı, Delhi gezi rotalarının vazgeçilmezi. Eğer bu camiye turistik amaçla uğrayacaksan, cuma günlerini tavsiye etmeyiz. Cuma günleri, cami inanılmaz kalabalık oluyor.
Farklı ve Hesaplı Alışveriş Duraklarında Kendini Kaybetmek
Bir şehri en iyi çarşılarından ve sokaklarından tanırsınız. İşte Delhi de sana kendisi hakkında ipuçlarını en açık şekilde çarşılarda verir. Rengârenk Delhi çarşıları; ipek kumaşları, çeşitli baharatları, el yapımı geleneksel eşyaları ile tanıştırır. Her zaman kalabalık olan bu çarşılar lüks değil, fazlaca mistiktir. Üstelik pazarlık yapmak da farzdır. Delhi’de alışveriş keyfinin yaşandığı en ünlü noktalar; distopya cenneti olan Chandni Chowk ve Dilli Haat Pazarı’dır.
Sen Yemeğe Gitme Yemek Sana Gelsin
Delhi’de yemek sana gelir. Çünkü seyyar satıcılar, harika lezzetleri ayağına getirirler. Delhi’nin en ünlü lezzetleri, Hindistan cevizi ve aloo tikki ismini verdikleri patatesli köftedir. Eğer tercihin restoranlardan yanaysa telaşlanma, Delhi’nin restoranları da oldukça başarılı. Hint mutfağının en güzel örneklerini sunan bu restoranlar, turistlere hitap ettiği için yağ ve baharat oranlarına özellikle dikkat ediyorlar.
