İzmirin En Güzel Köyleri

İzmir’in En Güzel Köyleri | İzmir’in Köyleri

Yaşadığımız coğrafya, tarihi ve doğal güzellikleriyle bize oldukça cömert davranıyor. Bu güzellikleri keşfetme coşkusunu yaşayacağımız bir sürü seyahat rotası var. Sen de uçak bileti fiyatlarını inceleyerek kendine yeni bir rota çizebilirsin.

Son zamanlarda cittaslow yani “sakin şehir” kavramının popüler hale gelmesiyle birlikte şehir hayatının yoruculuğundan kaçmak isteyenler, seyahat için köyleri tercih etmeye başladı. Aynı zamanda ekoturizmin giderek yaygınlaştığı ve yeşil seyahatin de öne çıktığı bir dönemde bu tür doğal yerleşim yerleri gezginler için iyi bir alternatif konumunda.

Ayrıca bu seyahat rotaları, kamp yapmaya ya da hiking, trekking gibi aktivitelere de elverişli. Bu tür yerler doğaları, yaşam tarzları ve  sakinlikleriyle huzura doğru yelken açtırıyor, gezginlere bambaşka bir seyahat deneyimi sunuyor. Bu nedenle bu yazımızda seni farklı bir deneyimin parçası haline getireceğiz ve İzmir’in en güzel köylerine doğru götüreceğiz. 

İzmir’in Köyleri: Kendine Has Dokular

İzmir ve civarında birçok ilgi çekici köy bulunuyor. Bu nedenle bu köylerden bazılarını senin için seçtik. Ancak listemize geçmeden önce tekrar hatırlatmakta yarar var: Seçtiğimiz bazı yerlerde doğanın tadını doyasıya çıkarabilir ve kamp da yapabilirsin. O yüzden yanında kamp malzemelerini de götürebilirsin.

Yanında götürmek isteyebileceğin uyku tulumu, uyku ekipmanları ve yemek ya da kamp malzemeleri hakkında bilgi almak için bagaj kuralları sayfamızı ziyaret edebilir, biletine göre limitleri öğrenebilirsin. Ayrıca bahsettiğimiz tüm köylere İzmir’e uçup oradan aktarma yaparak ulaşabilirsin.

Belirtmekte fayda var; 2012 yılında çıkan bir yasayla büyükşehir belediyelerine bağlı olan tüm köyler, resmî olarak mahalle statüsünde sayılmaya başladı. Ancak halk arasında bu bölgeler hâlâ köy olarak adlandırılmaya devam ediyor. 

İzmir Uçak Bileti Ara 

1. Barbaros Köyü: Sürdürülebilir Yaşam

Barbaros Köyü İzmir

Eski adı Başköy olan Barbaros Köyü, Urla ilçe sınırları içerisinde yer alıyor. Urla’nın 24 km, İzmir’in ise 48 km uzaklığında bulunan köy; sakin, huzurlu, yaşayan halkın yüksek bilinçli olduğu sevimli bir yer.

Birinci derece arkeolojik sit alanı olan Barbaros Köyü kültürel yapısıyla alışık olduğumuz köylerden biraz farklı. Taş evleri, festivalleri, halkın sürdürülebilirliğe olan bakışı burayı hayli ilgi çekici kılıyor. Çevreci bir halkın, sürdürülebilir bir dünyada yaşadığı bir masal yazsak, bu masal Barbaros Köyü’nde geçerdi diyebiliriz.  

Köyün simgesi olan korkuluklar (yöresel adıyla oyuklar), Türkiye’nin ilk tematik festivali olan “Oyuk Festivali”ne ilham olmuş. Tarıma, kültüre değer veren köylülerin imece usulü yaptıkları korkulukları sergileyip yarıştırdıkları festivalin amacı, üretim ortamını oluşturmak ve gençlerin köylere geri dönmesini sağlamak. 

Ayrıca bu köy aniden gelen misafirleri seviyor! Köyün sokaklarında gezerken girişinde ÇatKapı yazan evleri görürsen kapısından girmekten çekinme. Bu evlere misafir olabilir, evdekilerle sohbet edebilir ve umduğunu değil bulduğunu yiyebilirsin. Üstelik konaklamak istersen “ÇatKapı Evleri” de mevcut.

Kır kahvesi ve kendine has taş evlerinin haricinde kültür, sanat ve gelenekler bu köy için çok kıymetli. Barbaros Köyü Emek, Kültür ve Sanat Evi de köyün görülmeye değer mekanlarından.

2. Gölcük Köyü: Yaz Ferahlığı

Gölcük Köyü İzmir

İzmir merkezden 2 saat süren bir yolculuk sonrasında varılan ve Ödemiş’e bağlı olan Gölcük Köyü, 1100 rakımda yer alıyor. Bozdağlar arasında bulunan köy, gölü ve yaylasıyla tam bir huzur rotası. Bölgenin gizli cennetlerinden biri olan köyde, çam ağaçları ve bol oksijenle birlikte muhteşem bir manzara seni bekliyor.

Göl ve yayla deyince gözümüzde Karadeniz canlanır gibi oldu, ama burası Ege’nin tam kalbinde ve diğer bölgelere göre 9-10 derece daha serin bir yer. İzmir’de deniz-kum-güneş üçlüsüne alternatif olarak seni efil efil esen rüzgarıyla kucaklayacak bir yer ararsan burası tam sana göre! Sırtını Bozdağlara yaslayan ve yaz-kış ziyaretçi çekebilen köy, özellikle hafta sonları ve günübirlik ziyaret edilen rotalardan.

Sorumuz kışçılara: Ege’de kayak yapılabildiğini biliyor muydunuz? Bozdağ Kayak Pisti’nde bu mümkün, ancak belirtmekte fayda var; köyün yakınlarında yer alan bu pist geçici olarak kapalı. Belki bu kış açılır, ama kayak yapamasan da kış geldiğinde karlar içindeki muhteşem göl manzarası görülmeye değer.

Gölcük Köyü’ne yolun düşerse yeşille mavinin buluştuğu atmosferde balık tutabilir, ağaçlarla kaplı gölün etrafındaki 5 km’lik parkurda hiking yapabilirsin. Acıkırsan yemek yemek için de göl manzaralı restoranları, çay bahçelerini ve piknik alanlarını değerlendirebilirsin.

3. Şirince Köyü: Dünyaca Ünlü

Şirince Köyü İzmir

Şirince Köyü, İzmir’in Selçuk ilçesine bağlı bir turizm cenneti. Efes Antik Kenti ve Artemis Tapınağı’nı seyahat rotana eklersen M.Ö 300 yıl öncesine yolculuk yaparak Şirince’ye ulaşabilirsin. 

En popüler İzmir köyleri arasında yer alan Şirince’nin ismi yıllar içerisinde farklı şekillerde anılmış. Kirkice, Kirkince ve Çirkince bunlardan bazıları. Cumhuriyet’in ilk yıllarına kadar pek çok kez değişen köyün ismi, son olarak dönemin İzmir Valisi tarafından Şirince olarak değiştirilmiş. Bereketli topraklar üzerinde bulunan köy; kendine has Rum evleri, bağları ve zeytin ağaçlarıyla yurt içinden ve yurt dışından binlerce ziyaretçiyi kendisine çekiyor. 

Ayrıca köy, dar Arnavut kaldırımlı sokakları ve sıra sıra dizilmiş taş evleriyle tam bir Insta-turizm rotası. Ülkenin başka yerinde göremeyeceğin Matematik Köyü de Şirince’nin uğrak noktaları arasında yer alıyor. 

Şirince’nin hemen yakınında bulunan Matematik Köyü; Keyser Dağı’nın yamacında, 55 dönümlük büyük bir arazi içerisinde. Burada sadece matematik değil, sanat ve felsefe gibi alanlarda da düzenli etkinlikler düzenleniyor. Şirince’ye geldiğinde bu bilim yuvasını ziyaret etmeni de tavsiye ederiz. 

4. Bademli Köyü: Kayıp Adanın İzinde

Bademli Köyü İzmir

Görsel Kaynak

Dikili’ye bağlı eski bir yerleşim yeri olan Bademli Köyü’nün tarihi M.Ö 190 yılına kadar uzanıyor. Eski adı Angelos olan Bademli; tarihi yerleri, masmavi denizi ve zeytin ağaçları ile  en havalı tatil beldelerine taş çıkartan bir güzelliğe sahip.

Üstelik muhteşem mavilikler için Maldivlere kadar gitmene gerek yok! Hemen karşısında Ege’nin Maldivleri olarak nam salmış Kalem Adası tüm güzelliğiyle seni bekliyor. Bademli’nin denizinin yüzmek için biçilmiş kaftan olduğunu söylemek lazım. Buradaki denizin turkuaz rengi gerçekten çok çekici. 

Ayrıca ince ve beyaz kum seviyorsan Zindancık Koyu’nu, İzmir’de kamp yapmayı planlıyorsan Klik Koyu’nu tercih edebilirsin. Gözden uzakta olmak istersen Hayıtlı Koyu’na, termal suyla şifalanmayı dilersen de Bademli Deniz Ilıcası’na rotanı çevirebilirsin. Hangi koyu tercih edersen et değişmeyecek tek şey kıyıdan uzaklaştıkça maviden turkuaza dönen berrak deniz olacak.

Dikili’nin bu güzel köyünden ayrılmadan önce meşhur koruk suyunu da içersen bir turistin Bademli’de yapması gerekenler listesine son çentiği atmış olacaksın. 

Bu öneri ile beraber yazımızın sonuna geliyoruz, ancak okumaya devam etmek istiyorsan Türkiye’deki Tarihi Hiking Rotaları: Keyif Veren Hafta Sonu Maceraları yazımıza geçebilirsin.

Sen Yeter Ki Uçmak İste! Seyahatini baştan sona planlamak için ihtiyacın olan her şey bende! Öneriler bende... Fikirler bende... Uçak bileti bende...

One Comment

Bir yanıt yazın